Günümüzde insanların çoğunluğu Allah'ı hiç anmayan ya da sadece namaz kılarken Allah'ı anıp geri kalan zamanlarında ise Allah'ı bir an olsun hatırlamayan bir toplum modeli benimsemiştir.
Bu insanlar günlük hayatlarında zamanlarını dizilere , günlük yaşantılarına , boş muhabbetlere ya da belirli bir çevrede Allah'ın rızasını değil insanların rızasını aramaya adamışlardır. Ve bu dünyevi uğraşlar onlara Allah'ın dilediği dışında hiç bir yardımı olmayacak durumdadır. Örneğin bir dizi günlük yaşamın sıkıntısını unutmak ve bir kaç saat eğlenmek amacıyla izlenebilir fakat sorunları unutmak ve ertelemek bu insana ancak ileride birikmiş sorunlar yığını olarak geri döner. Veyahut bir insanın beğenisini ve övgüsünü kazanmak için gayret eden bir kimseyi düşünelim. Bu o kimse için mutluluk ya da huzur getirmeyeceği gibi hayal kırıklığına ve hüzne dönüşecektir. Çünkü insanlar özel bir akli gayret olmazsa bencil ve haris davranırlar. Peki insan ne şekilde mutlu yaşabilir Yüce Allah bu gerçeği bir ayetinde şöyle açıklamıştır.
Haberiniz olsun; kalpleri yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur (Rad Suresi, 28)
Bu konuyu biraz daha açalım. Genellikle bu tarz insanlar yaptıkları hiç bir işten memnun kalmaz, diğer insanların samimiyetsiz davranışlarından ve hayatlarındaki monotonluktan yakınıp dururlar. Sahip oldukları en güzel arabalar, evler, sağlık durumları ve her şeyi yapabilecek imkânları olmasına rağmen bir iç boşluk yaşarlar. Böyle bir insanın hayatında boşluk ve huzursuzluk hissetmesinin en önemli nedeni ise;
Allah'ın varlığını unutup geçici dünya hevesleriyle nefislerini tatmin etmiş fakat kalplerini tatmin edememiş insanlar modelinden kaynaklanır.
Bir kısmı iş hayatına dalmış, bir kısmı sosyal eğlence , ev işleri , okul hayatı ya da Allah'ın rızasına uygun olarak yapılmayan işlerle kendilerini oyalamışlardır. Genellikle bir koşuşturmaca içinde ölüm sanki hiç onlara yaklaşmayacakmış gibi dünyanın bu süslerine aldanarak ruhlarını karartmışlardır. En önemlisi de bu insanlara dışarıdan baktığımızda her biri aynı mutluluk tablosunu suratlarına takmışlar gibi gülümserler. Fakat iç dünyaları karmaşık ve huzursuzluk doludur.
Çoğu zaman içinde yaşadıkları bu durum psikolojik rahatsızlıklara, intiharlara ya da başkalarının canına zarar vermekle sonuçlanabilir. Bütün bunlar iman zayıflığı, Allah’a tevekkülsüzlük ve kadere tam teslim olmamaktan kaynaklanır. Her şeyi Allah'ın yarattığını ve her detayın Allah'ın kontrolünde olduğunu unutmak insanları adeta kör eder.
Öncelikle insanların gerçek anlamda iman etmesi, Allah’a yönelmesi ve Allah'ı gereği gibi tanıyıp takdir etmesi gerekir. Bir insan yalnızca Allah'a tam teslim olduğunda gerçek huzura kavuşur. Yüce Allah dünya hayatının geçiciliğini ve gerçek huzura nasıl kavuşacağımızı ayetlerinde şu şekilde açıklamaktadır.
'' Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Muttaki olanlar için ahiret yurdu muhakkak ki daha hayırlıdır. Hala akıl erdiremiyor musunuz?'' ( Enam Suresi ;32)
YorumlarToplam 1 yorum mevcut
ÖMER KARAKOÇ 10 yıl önce yorumlandı
hm yi̇ne süper :) begendi̇m mutluluk bi̇zi̇m eli̇mi̇zdee