SEÇİME AZ KALDI HALK TELAŞLANDI

Seçime sayılı günler kaldı… Adım adım sandığa gidiyoruz.

Ortalıkta hummalı bir seçim maratonu yarışı var. Sözler, vaatler havalarda uçuşuyor.

Siyasiler sandık telaşında, halk tedirgin!

Ağzı sütten yanan yoğurdu üfleyerek yer düşüncesiyle umarım sık dokur ince eler bir millet olarak doğru sandığa yönelir hak edene hakkını veririz.

Siyasetçilerin kavgaları arasında halkta nasibini alıyor.

Milletin özgür iradesine ve özgürlüğüne kısıtlama getirildi twittir kapatıldı.

Aydınlanan bir Türkiye beklerken, engellenen ve karanlığa gömülen bir Türkiye haline getiriliyoruz.

Peki, halk neden cezalandırılıyor?

Önce gezi parkı sonra sosyal ağların kapatılmasıyla halka kafa tutmanın, fikir ve düşüncelerin paylaşımına engel getirilmesine neden olan öfkenin sebepleri nedir?

Kirli çamaşırları ortaya çıkanlar hakları kısıtlamaya baslar, fikir ve düşüncelere engel getirilemeyeceğini hala öğrenmekten aciz bir Türkiye’yiz…   

Çok yakında elektrikleri kesip gaz lambası getirilirse, suları kesip eşekle su taşınırsa, doğal gaz yerine sobalarda kurulursa hiç şaşırmayacağım. 

Bir ara okullarda tabletler dağıtılmıştı…

Teknoloji çağına ayak uyduran bir ülke haline geldik diye övünüyorduk hani?

Ne oldu ilerleyen çağınız sınıfta mı kaldı?

İnsanların gözü açıldı, insanlar bilinçlendi, kimse körü körüne haksızlığa göz yummuyor, kandırılmıyor diye mi kısıtlamalar getiriliyor acaba?  

Bütün bunlar bir yana kalsın, kim seçilirse seçilsin halka hizmet edilsin.

Özelikle de engellerin kaldırılması en temel dilek ve arzumuzdur.

Bedensel engelli olup da çarpık mimari yapıtlar terörünü önleyebilecek bir siyasetçi var mı ülkemizde? Ben yıllarca bir sokağın başından diğer sokağın başına kadar engelsiz geçmeyi başaramadım. Sizce bunun sebebi kim ya da kimlerdir?

Her ne kadar engel bedende değil beyindedir destekte önümüze konulan engeller olduğu sürece engel bedende olacaktır. Bir bölgeye bakin bedensel engelli ve binlerce sandalyede insan yaşıyor ancak toplasanız 10 tane uygun bina bulamazsınız.

Kentsel donuşum oluyor ama yine binalar uygunsuz yapılıyor. Sürekli engelinin sorunlarını çözeceğiz nutukları atılıyor, sorunlar temele dayalıysa nasıl çözeceksiniz? Tüm binaları yıkıp yeniden mi inşa edeceksiniz. Bizler daha kaldırımları asamıyoruz çarpık mimari yapıtları nasıl asacağız?

Kaç bin yıl sonra engelsiz bir yasam kalitesiyle hayata merhaba diyeceğiz buna omur yeter mi?

Kişisel sorunları anlatmaya saatler yetmez ancak bilinen şu ki oda sorunların hepsi temele dayalı olmasıdır. Zararın neresinden dönülürse kar hesabi yapıp yeni bir yasayla tüm yapıtları engelliye uygun halde inşa etme zorunluluğu şartını getirmektir.

Türkiye’de insanın siyasi bir görüş belirtmesi ve bir ideolojinin olması çok zor. Ben hiç bir siyasetçinin samimiyetine inanmıyorum. Halk destek vermediği bir partiden de hizmet almalıdır. Sadece destekçilere hizmet sunulursa bu çıkar ve karşılıklı bir alışverişten farksız olur. Ne zaman destek vermeden hizmet alırsam iste o zaman siyasi bir görüşüm olacaktır.

Halk için A partisi veya B partisi fark etmeksizin sadece hizmet alabilmesidir önemli olan.

Hizmetin sağlanamaması durumunda halkın yanlış bir seçim hakkı kullandığı gerçeğini ortaya koyar. Fakat bu yanlış seçim bir sonraki sandığa kadar devam eder.