Siz yok, Biz var..
Memleketimizde ideoloji sıkıntısı çekiyoruz bu günlerde. Bunun nedeni ise kan davası zihniyetinden halâ arınamamış olmamızdır. Diğer güzel davaları bir kenara itip salt kanla uğraşan milletimiz sağı, solu ile (sözde) özgürlükçüleri ile (sözde) müslümanları ile medeniyetsizlik boyutunu aşıyoruz maalesef..
Peki, nedir bu kan davası zihniyeti? Cevabı basit; aynı ülke sınırları içerisinde yaşayan insanların sizli ve bizli konuşup, konuşmalarını da harikulade özveriyle uygulamaları ve çanak tutanlara yardakçılık etmeleridir. Nereye kadar denildiğinde cevap veremeyen bu zihniyete yöneltilen soruya cevabı kendim vermek istiyorum, mapusa kadar.. Takdir edersiniz ki kendini geliştiremeyen bu oyunların sonu malum.. Daha önce seyirciye sunuldu ve başarı sağlanınca tekrar oynanmak isteniyor.. ve fakat aynı oyunu defalarca izlemek can sıkar. sonunu öğrendiğiniz bir filmi izlemek dahi istemezsiniz kimi zaman.. bu milleti mapusla korkutamazsınız daha doğrusu korkutamayacağınız bariz. ve fakat korkusuz bir millet olarak kardeşini vurup içeri düşmek yakışmıyor bize. Yanlış düşündüğümü zannetmiyorum. Sanırım senaryo şöyle; Çat ve pat olmak üzere provokasyonlarla daha fazla kayıplar vermemiz, şu anki tartımında 'size' göre hafif kaçan 'bizciliğin' bitmesi, ardından nereden temin edildiği belli olmayan silahlara sahip olmamız ve sonucunda korku psikolojisi daha da arttırılarak Türkiyemizin Suriyeleştirilmesi..the end ve fakat pek mutlu bitmeyecek gibi..
Korkmayalım arkadaşlar, aktarmak istediğim kendi korkum ve psikolojisi değil. belki reel bir tavır. Bunu nasıl aşacağımız konusuna gelince; yine korkmayın kimse kimsenin bu devirde zorla başını kapatamaz, kimse kimseye zorla içiremez, kimse kimseye ora ve buralarını zorla açtırıp kapattıramaz, bu gibi söylemler maalesef mevcut, şu anki düşüncelerimizde. korkutulmuşuz biraz ve psikolojisiyle zulmediyoruz birbirimize. aslında korkmamıza gerek yok çünkü gerçekten inanan insan bunları yapmaz, yapamaz.. zamanında olmuş bitmiştir fakat artık mümkün değil.. Zamanında imamhatipler kapatıldığı için çevik bir biçimde alkışa yumulan (sözde) özgürlükçü solcularımız, ve akşam 22:00dan sonra alkol satışı yasaklandığında çırpılan eller gördük.. ne sağcının ne solcunun özgürlükleri birbirlerini ilgilendirmedi, (sözde) iki tarafın birbirine siz bunu yapmıştınız gördünüz mü ebenizin mürüvvetini-leşmelerinin sebebi ise en büyük kan davasıdır.. Necip Fazıl'ın dediği gibi; bardak kırıldı diye su içmekten vazgeçmemeliyiz. ve fakat kendi bardağımız kırıldı diye de kardeşlerimizin bardağını kırmamalıyız.. işte bu seviyeye geldiğimizde millet olarak ilerleriz, birbirimizi ilericiler olarak görüp gerileri çekiştirerek değil.. bu arada solcumuz da sağcımız da ilerici değil..
Sonuç olarak birbirimizi yargılamaktan da öte, bu kan davasını yargılamalıyız..
Bu içeriğe yorum yapan ilk siz olun!