ABD, 14 aralık 2012 Cuma günü bir kez daha kanlı bir okul saldırısı ile sarsıldı. Adının Adam Lanza olduğu öğrenilen saldırgan, Connecticut eyaletinde bulunan Sandy Hook İlkokulu’nda 20’si öğrenci toplam 26 kişiyi öldürdü. 20 yaşında olduğu öğrenilen Lanza, olay yerinde intihar etti.
Son 10 yılda Amerika’da ve Avrupa ülkelerinde sık sık bu tür okul baskınlarında çok sayıda çocuk öldürüldü.
İnsanın öldürülmesi hele hele çocukların öldürülmesi hiçbir insan vicdanının kabul edemeyeceği bir olaydır. Rengi, dili, dini, ırkı ne olursa olsun, dünyanın neresinde olursa olsun tüm insanlığın ortak tavırla karşı koyması gereken ahlaki, vicdani ve insani bir erdem olmalı.
Bu son okul baskınında ölen 26 kişiden 20 tanesi ilkokul öğrencisidir. Hepimizin içi yandı, sızladı, üzüldük. Mümkün değil masum çocukların katledilme haberleri karşısında duygusuz ve duyarsız olmak.
Bu olaya Amerikan toplumunu çok üzdü. Tüm ülkede bayraklar yarıya indirildi. Başkan Obama basın toplantısında gözyaşlarını tutamayıp ağladı.
Söz konusu saldırı, ABD'nin bireysel silahlanma politikasını yeniden tartışmaya açtı. ABD Başkanı Barack Obama, saldırının akabinde yaptığı açıklamada bireysel silahlanma konusunda yapılacak yeni düzenlemelerin ilk sinyallerini verdi. Ancak bu Amerika için bir ilk değil. Bireysel silahlanma konusunda dünya lideri olan ABD'de bugüne kadar gerçekleştirilen pek çok kanlı saldırının ardından konu masaya yatırıldı. Ancak her seferinde güçlü silah lobisi bireysel silahlanmayı azaltacak önlemlerin alınmasına engel olmayı başardı.
Amerikan askeri, ekonomik ve siyasi gücünün ardında bu silah üreticisi savaş baronları vardır.
Ürettikleri silahları satmak için dünyanın gelişmemiş, fakir ülkelerinde iç savaşlar çıkarıp, ülkelerin halklarını kendi yarattıkları sorunlarla bölerek, onları birbirlerine karşı kışkırtarak, her gruba silahlar satarak yıllardır milyonlarca insanın ve çocukların ölümlerine sebep olmuşlardır. Ve halen de aynı vahşi, pis politikalarını devam ettiriyorlar.
Bölemedikleri, birbirlerine karşı kışkırtıp iç savaş çıkartamadıkları silah satamayıp, sömüremedikleri ülkelere ve halklara karşı ise bizzat Amerika devletine o ülkeyi işgal ettirip, kendi devletleri olan ABD’ye silah satıyorlar. Petrol, yer altı kaynaklarını ya silah satışı ile veya silah zoru, savaş ile sömürüyorlar.
Şimdi ABD içinde bu son okul baskını ile katledilen 26 kişiden 20 çocuğa en az Amerikan toplumu kadar bizimde içimiz yandı. Kolay değil küçük çocuklarını kaybeden ailelerin bu acıya dayanmaları. Ve Amerikan toplumunun üzüntüsünü paylaşıyoruz. Allah sabır versin.
Ama… ancak.. lakin Amerikan toplumuna da buradan birkaç çift sözümüz olacak.
Yıllardır Vietnam’da, Afrika’da, Afganistan’da, Irak’ta, Filistin’de ve Suriye’de ya ABD ve onun şımarık lanetli çocuğu İsrail tarafından veya ABD güdümünde ki hain, saltık, hırsız diktatörler tarafından toplu ve vahşice katledilen masum çocukların öldürülmeleri karşısında suskun kalmaları ve görmezden gelmeleri dikkatimizden kaçmıyor.
Psikolojik sorunlu bir gencin bireysel çocuk katliamı karşısında nasıl ABD halkının ve bizim içimiz yanmışsa onlarında dünyanın neresinde olursa olsun kendi ekonomik refahlarının ve zenginliklerinin ardında ki ABD silah ve savaş lobilerinin, baronlarının bilerek ve kasten katledilen çocuklara da ABD halkı tepkisini koyabilmeliydi şimdiye kadar.
Özellikle arsız, haksız, insanlık düşmanı İsrail devlet terör ve katliamları karşısında korkak bir suskunluk içinde olmaları ABD halkının insanlık değerlerini ve anlayışlarını bize sorgulatıyor ve düşündürtüyor.
Başkalarının çocuklarını kendi çocukları gibi görmeyen, göremeyen, görmek istemeyen insanların çocuklarının da bir gün bir şekilde bir şey gelir. Yoksa ABD ve Avrupa halkları kendi evlatlarını çocuk, katledilmelerine ses çıkarmadıkları çocukları mocuk mu görüyorlar.
Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Tüm çocuklar tüm insanlığın ortak değeri, sevgisi ve geleceği olmalıdır. Güçlünün ki çocuk zayıfın ki mocuk yerine konmasın, görülmesin dilek ve duası ile tüm çocukların güzel gözlerinden öpüyorum….
Bu içeriğe yorum yapan ilk siz olun!