ŞİİR DİLİNİN İMKANLARI KONUŞULDU.

Küçükçekmece Belediyesi "Göl Saatleri Şiir Akşamları" adlı kültür sanat etkinlikleriyle Türk şiirinin önemli akademisyen ve şairlerini bir araya getiriyor. İki gün sürecek olan programın ilk gününde "Şiir Dilinin İmkanları" üzerine konuşuldu.


Küçükçekmece Belediyesi, "Göl Saatleri Şiir Akşamları" adlı kültür sanat programları, Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen panelle başladı. Moderatörlüğünü yazar Necip Fazıl Kurt'un üstlendiği panele, alanında uzman akademisyenler, Prof. Dr. Ramazan Korkmaz, Prof. Dr. Yakup Çelik, Doç. Dr. Baki Asiltürk, Yard. Doç. Dr. Bahtiyar Aslan da konuşmacı olarak katıldı.
ŞAİRLER TOPLUMUN RÜYASINI GÖRÜR
Türkiye'nin önemli şairleri ve akademisyenlerini bir araya getiren panelde, genel dil tanımı içinde ayrı bir yere sahip olan şiir dili üzerine konuşuldu. Program, Necip Fazıl Kurt'un konuşmacıları tanıtmasıyla başladı. Panelin ilk sunumunu Prof Dr. Ramazan Korkmaz gerçekleştirdi. Korkmaz, şiiri kısaca tanımladıktan sonra şairlerin kullandığı imgeler ve semboller hakkında konuştu. Korkmaz daha sonra şiirin toplum üzerinde önemli etkileri olduğuna da değinerek, "Şairler toplumun rüyasını görür. Bir toplumda şiir varsa o toplum duygusal yönden sağlıklıdır. Şairler, imgeler ve sembollerle konuşurlar. Bu sayede görünen şeylerin görünmeyen yönlerini ortaya koyarlar." dedi.
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE ŞİİRLER
Divan şiirinden günümüze şair ve şiirlerdeki anlamları değerlendiren Prof. Dr. Yakup Çelik, her dönem şairlerinden verdiği örneklerle sunumunu destekledi. Divan şiirinde, şiirin arkasındaki insanın aşk karşısındaki tavrıyla ele alınması gerektiğini söyleyen Çelik, Fuzili'den, Nedim'e, Necip Fazıl Kısakürek'ten, Edip Cansever'e kadar bir çok dönem şairlerinden örnekler verdi.
1980 SONRASI TÜRK ŞİİRİNE KATKI SAĞLADI
Doç. Dr. Baki Asiltürk, Türk şiirinin yeni bir boyut kazandığı 1980 dönemi Türk şiiri hakkında bilgiler verdi. Birkaç yıl öncesine kadar bu dönemin ders kitaplarında dahi yer almadığının altını çizen Asiltürk, "1980'ler Türkiye ve dünyadaki değişim dönemidir. Giderek büyüyen küreselleşme bu değişimin en önemli nedeni olmuştur. Türkiye'nin içine girdiği siyasi karışıklık, şiire de yansıdı. Şairler artık tek yönlü değil, karşıtlıkları bile bir araya getirdi. Farklı bakış açıları ortaya çıktı. O dönem şiirinin çok renkli ve çok sesli karakteri bugün daha iyi görülüyor." diye konuştu.
Panelin son sunumunu yapan Yard. Doç. Dr. Bahtiyar Aslan da şiir ve kutsal üzerine bir konuşma yaptı. İlkel dinlerden İslam'a kadar birçok örnek veren Aslan, "Sözün içeriğinden çok güzel şeyler söylemesi, şiiri kutsalla ilişkilendirir. Şiir, güzel şeyler söylemektedir." dedi.
Şiirin farklı boyutlarda ele alındığı panel, Necip Fazıl Kurt'un konuşmacılara ve katılımcılara teşekkür etmesiyle sona erdi.