AŞK NE Kİ?

İnsanoğlu aşkın tek bir tanımını yapamamıştır bugüne kadar. Hatta şunu söyleyebiliriz ki her insan için aşk farklı şeydir. Kimine göre yalan kimine göre nankör kimine göre sonsuz vs. Tanımını bırakın hala var mı yok mu tartışmaları da bir yanda devam etmektedir. Bence nasıl her insanın tek tek tanımını yapmak imkansız bir şeyse aşkın tanımını yapmak da o derece imkansızdır. Tanımını yapamasak da aşka dair söyleyeceklerimiz vardır elbet. Bana göre insanoğlunun bu fani dünyada olmasının en temel sebebi aşktır. Adem ve Havva ile başlar aşk. İlk beşeri aşıklar onlardır bana göre hem de daha dünya üzerine gelmeden evvel. Onlardaki aşk yasak elmayı yedirmiştir onlara. Yasak elmayı yiyerek dünyaya insanoğlunun gönderilmesine sebep olmuşlardır. Yani demem o ki insanoğlu bir aşkın ürünüdür. Hepimiz topraktan yaratılmış olsak da aşk ruhumuzda var bizim. Tabi aşk dediğimiz kavram her insanda farklıdır demiştik. Bir insanın aşka bakışı insanın kişiliğini yansıtır bize. Aşk sizsiniz aslında. İnsan aşık olmaya ilk kendinden başlar. Sonra gelir diğer aşklar. İnsan kendinden sonra ilahi aşka, beşeri aşka, vatan aşkına, bayrak aşkına, doğa aşkına yönelir. Aşk insana çeşitli oyunlar oynar yaşam boyunca. Hep kendinin ön planda olmasını ister, esaret aldığı kişilere istediğini yaptırır. Nelere kadirdir aşk. Tesadüfler aşkın askerleridir insanı yavaş yavaş sürükler aşka. Aşk insanın sadece kalbini değil tüm hayatını fetheder. Aşık olur aşkı bulur aşk olur insan. Tabi her aşk karşılık bulmaz hayatta. Zaten tüm aşklar ilk önce karşılıksız başlar. Karşılık bulan aşklar ise içmeden sarhoş eder insanı. İlahi aşk Fenafillaha giden yolun olmazsa olmaz aracıdır, en son maşuka teslim eder canını İlahi aşık. Beşeri aşk ise kulun kula olan aşkıdır. Hemen aklıma Leyle ile Mecnun geldi. Beşeri aşktı Mecnun’unki Leyla da maşuk. Öyle hasret kaldı ki Mecnun öyle sevdi ki Leyla’yı çöllere vurdu kendini. Mecnunun aklına geldi birden; Leyla bu kadar güzelse onu yaradan ne güzelliklere sahiptir akılların almayacağı. Öyle sardı ki bu düşünce onu beşeri aşkı ilahi aşka dönüştü hep yaratanı düşündü Leyla diye sayıklarken Mevla diye sayıklamaya başladı. Öyle odaklandı ki Mevla’ya Leyla’yı getirdiklerinde bile Mevla dedi o tanımadı Leyla’yı. İşte aşk insana böyle nasip olmuş bazı şeylere nasip oldurmuştur. Kimi aşklar Leyla ile Mecnun gibi ölümsüzleşirken kimi aşklar da nankörleşir. Günümüzde bu zor olsa da nasibi büyük ölümsüz aşklar bulmanız dileğiyle…