Darbe komisyonunda ‘Sıfırlandı mı’ damgası
TBMM Darbe Araştırma Komisyonuna bilgi veren TÜBİTAK eski Başkan Yardımcısı, YÖK Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu, FETÖ'nün TÜBİTAK'taki yapılanmasıyla ilgili açıklamalar yaptı. Çavuşoğlu 17-25 Aralık sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dönemin başbakanıyken oğlu ile arasında geçtiği iddia edilen ve 'Sıfırlandı mı' sözleriyle gündeme oturan konuşmanın montaj olduğunu söyledi.
Çavuşoğlu şunları anlattı:
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) üyesi Abdullah Çavuşoğlu, 17-25 Aralık sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dönemin başbakanıyken oğlu ile arasında geçtiği iddia edilen ve internette yayınlanan telefon görüşmesini TÜBİTAK’ta inceleyen ekibin içinde olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, “Cumhurbaşkanımızın bir konuşması nete düşmüştü. Kısık sesli yüksek sesli kısımları var. Orada değişik telefon konuşmalarından alınmış kısımlar var. Bu kısımları bir araya getirmişler, yapıştırmışlar. O konuşmada yer alan ‘tamamen sıfırlandı mı’ ibaresi tamamen dışarıdan bir konuşmadan alınmış, eklenmiş, mitingde mi söylemiştir dışarıdan alınmıştır tamamen” dedi.
HİMMET İÇİN İSTİHDAM
“2014 Şubat ayında Sayın Fikri Işık’ın önerisiyle TÜBİTAK’a Başkan Yardımcısı olarak atandım. TÜBİTAK’ta personelle ilgili derli toplu bir envanter olmadığını gördüm. Bir araştırma taptım. Yücel Altunbaşak, 2011 yılında Başkanlık görevine geldiğinde personel sayısı 3 binmiş. Stratejik alanda görev yapan 600 kişiyi göndermiş. Bunların yerine 2 bin 400 kişi daha almış ve personel sayısını ikiye katlamış. Yeni alınan personelin 379’u Açık Öğretim Fakültesi mezunu, 180’i fizik bölümü mezunu. Böyle kritik bir kurumda bunların yapacağı hiçbir şey yok. Yapıya himmet sağlamak için böyle bir mekanizma kurulmuş. Ben Başkan Yardımcısı olduktan sonra bunlardan 1000 kişiyi işten çıkardım. Yerlerine, aralarında eski gidenlerin de olduğu daha kalifiye elemanlar başlattık.
GÜDÜMLÜ BİLİRKİŞİLİK
2010 KPSS sınavında, Isparta’da bir kişinin bilgisayarında sınavdan 15 gün önce soruların kaydedildiğini jandarma tespit ediyor. Emniyet İstihbarat yok böyle bir şey diyor. Savcı, bilirkişilik yapması için TÜBİTAK’a gönderiyor. Kurumun siber güvenlik birimindekiler negatif, güdümlü bilirkişilik yapıyorlar.
KUMPAS DAVALARDA AYNI BİLİRKİŞİLER
Ergenekon, Balyoz gibi davalarda da 8 kişinin çapraz olarak bütün bilirkişiliklerde görev aldığını gördüm. Yeni bir bilirkişi heyeti kurduk. 2010 KPSS sınavında genel yetenek ve genel kültür sorularının da aynı bilgisayara önceden yüklendiğini tespit ettik.
BAŞBAKANLIKTAKİ BÖCEK
Başbakanlığa böcek yerleştirilmesi, polislerin karıştığı bir olaydı. Polislerin odaya giriş tarihi video görüntüsüyle sabit. Böcek silikonla yapıştırılmış. Silikonun ne zaman sıkıldığını, ömrünü tespit etmek mümkün. Savcı TÜBİTAK’a silikonun ömrünü soruyor. Elektrik Mühendisi Hasan Palaz ve bir başka elektrik mühendisi, silikonlar polislerin girmesinden sonra sıkıldı diye rapor yazıyorlar. Polisleri korumak için. TÜBİTAK’ta böyle bir kimyasal analizi yapacak yetkili yok.
KRİPTOLU TELEFONLAR
O zaman Başbakan televizyonlardan ‘beni dinliyorlar’ diye beyanat veriyor. Fikri Bey’e bu kriptolu telefonları toplayalım dedim. Kabul etti ve tüm kurumlardaki 150’den fazla, sanıyorum 156 kriptolu telefonu topladık.
O dönemde Gölbaşı Cumhuriyet Savcılığı, Telekominikasyon İletişim Başkanlığında (TİB) bir soruşturma yapmıştı ve tüm bilgisayarların imajını almıştı.
Bu telefonların 76 tanesinin, İMEİ numarası TİB’de çıktı. Abdullah Gül, MİT Müsteşarı, Genelkurmay Başkanı, Bülent Arınç’a ait olanlar çıktı. En çok da Enerji Bakanına ait olan telefonda dinleme çıktı.
15-20 SANİYEDE ÇÖZÜYOR
Kriptolu telefonların dinlendiğini tespit ettik. Nasıl dinlendiğini ispatlamak için 3 yıl uğraştık. 15-20 saniyede bütün görülmeleri çözen bir mekanizma. Yeni bir kriptolu telefon yapıp devlete teslim ettik.”
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir, teşekkür ederiz.
Bu habere yorum yapan ilk siz olun!