Genelkurmay, patlamayla ilgili iddialara cevap verdi

Genelkurmay Başkanlığı'nın Afyonkarahisar'daki mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya ilişkin açıklama yaptı. 

Genelkurmay Başkanlığı'nın Afyonkarahisar'daki mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya ilişkin yaptığı açıklamada, idari, teknik ve adli ekiplerin henüz olayın oluş şeklini belirlemeden bazı basın yayın organlarında yetkisiz ve konuyla ilgili bilgi ve deneyimi bulunmayan kişilerce açıklamalarda bulunulduğu ve kamuoyunun yanlış bilgilendirildiği belirtilerek, ''Olay her yönüyle ve derinliğine incelenmekte olup, idari ve adli soruşturma sonuçlarının beklenmesinin sağduyulu bir davranış olacağı değerlendirilmektedir'' ifadesine yer verildi.

Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Türk milletini ve TSK'yı büyük acıya boğan elim olayla ilgili dün Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı'nın yerinde yaptığı incelemeler sonucunda elde edilen bilgilere yer verildi.

Susurluk Mühimmat Depo Komutanlığı'nın lağvedilmesi üzerine 284 bin 550 el bombasının Afyonkarahisar'da konuşlu Mühimmat Depo Komutanlığı'na nakledildiği ve mühimmatın geçici olarak depolandığı ifade edilen açıklamada, mühimmatın sayımı, tasnifi ve yeniden depoya yerleştirilmesi işlemine Bölük Komutanı nezaretinde 4 Eylül 2012'de başlandığı bildirildi.

Bu faaliyet 5 Eylül 2012'de de devam ederken, aynı gün saat 21.15 sıralarında depoda peş peşe iki patlamanın vuku bulduğu bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Görgü tanıklarının ifadelerine göre; patlamanın depo içinde olduğu, o esnada depoda 2 astsubay, 2 uzman erbaş ile 3-4 uzun dönem askerimizin bulunduğu, istifleme işleminin yetkili ve uzman olan bu personelce yapıldığı, diğer askerlerin ise depo içinde olmayıp, deponun önünde ve dışında oldukları, görevin başlangıcında erbaş ve erlere Şehit Sürveyan Astsubay Bakım Kıdemli Başçavuş Bedri Nayim tarafından gerekli ikaz ve hatırlatmaların yapıldığı, hava karardıktan sonra 'dışarıda kalan az sayıda mühimmatı da emniyete alalım ve faaliyeti bitirelim' düşüncesiyle çalışmanın sürdürüldüğü, ancak patlamanın nasıl meydana geldiği hakkında bilgilerinin olmadığı öğrenilmiştir.''

-''Asker şehitlerin 15'i kısa dönem asker''-

Bazı görsel medyada ''şehit olan askerlerin, yeni askerler olduğunun'' kamuoyuna açıklandığına işaret edilen açıklamada, bunun gerçekle ilgisi bulunmadığı vurgulandı.

Asker şehitlerin 15'inin kısa dönem asker olduğu belirtilen açıklamada, şöyle devam edildi:

''Kısa dönem askerler üç haftalık temel askerlik eğitimi aldıktan ve askerlik yeminini yaptıktan sonra birliklerine dağıtımları yapılmaktadır. Şehit olan bu kısa dönem 15 askerimiz bir aylık askerdi. Bunlar, mühimmatın tasnif ve istiflenmesiyle değil, mühimmat sandıklarının depo içine girmeden depo dışında taşınmasıyla görevlendirilmişlerdir. Depo içinde tasnif ve istiflemeyi ise 2 astsubay, 2 uzman çavuş, 3-4 uzun dönem asker ile birlikte yapmaktaydı.

Uzun dönem askerlik olarak isimlendirilen ve 15 ay olarak vatani vazifesini yaparken şehit olan 6 askerimizden ikisi 12 aylık, biri 9 aylık, ikisi 6 aylık ve biri de 3 aylık askerdi.''

Açıklamada, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın 2010 basımlı Mühimmatın Depolanması ve Emniyet Standartları Teknik Talimnamesi'nde ''Hafif silah mühimmatı (el bombası dahil) açıkta depolanamaz'' hükmünün yer aldığı vurgulandı.

İdari, teknik ve adli ekipler henüz olayın oluş şeklini belirlemeden, bazı basın yayın organlarında, yetkisiz, konuyla ilgili bilgi ve deneyimi bulunmayan kişilerce açıklamalar yapılarak kamuoyunun yanlış bilgilendirildiğinin görüldüğü ifade edilen açıklamada, olayın, her yönüyle ve derinliğine incelenmekte olduğu, idari ve adli soruşturma sonuçlarının beklenmesinin sağ duyulu bir davranış olacağının değerlendirildiği kaydedildi.

Açıklamada, elim olayda hayatlarını kaybeden şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına sabırlar dilendi.