OĞLUM BAK GİT SUÇLU BULUNDU

Geçtiğimiz günlerde internette düşen “oğlum bak git” sözüyle gündemde olay yaratan belediye temizlik işçisi mahkemeye taşınmıştı. 

Mahkeme sonuçlandı ve temizlik işçisi suçlu bulundu.

Umarım yanılmıyorumdur, (740 bin ) para cezasına çarptırılan temizlik işçisinin suç unsuru olan süpürgesine de el koyuldu ve üstüne üstükse işsiz kaldı.  

Neyse ki bakan Egemen BAĞIŞ bu para cezasını ödemeyi kabul etti.

En azından bu paranın ödenmesi, temizlik işçisinin üstündeki yükü bir nebzede olsa hafiflemesini sağlamış oldu.   

Olay görüntülerini izlediğimde “yargı” konusunda büyük bir çelişkiye düştüğümü itiraf etmeliyim.

Ortada tahammül edilemeyecek derecede büyük bir tahrik olduğunu herkesin kabul etmesi gerekiyor. Buna rağmen adalet nasıl tecellide yanılgıya düşebiliyor?

Kendi halinde çalışan bir garibanla alay edilmesi hak, ama tahrik ederek süpürgeyi kafasına yemek haksızlık oluyor!  

Mahkemenin bu şekilde sonuçlanması adaletin adaletsizliği doğurduğu gerçeğini de gözler önüne seriyor. 

Benimle de alay edilse belki ben o temizlik işçisi kadar bile anlayışlı olamayabilirim.

Çünkü izlediğim görüntülerde çocuk ısrarla alay ve tahriklerini sürdürürken, temizlik işçisi sessizliğini korumakla birlikte sinirlerine hâkim olmaya diretiyor.   

Kırılan bir kalp mi, yoksa kırılan bir kafamı daha çabuk iyileşir?

Süpürgeyi hak ederek kafasına yiyen çocuğun, kafasındaki yara iyileşti.

Peki, ya temizlik işçisinin alay konusu olduğu gerçeği ne olacak?

Kırılan kalbi iyileşebilecek mi?  

O insanın onuru ve gururuyla oynanması nasıl haklı bir gerekçesi olabilir ki?

Buda yargının önyargısı olsa gerek…

Ekmeğini kazanmak için uğraş veren kendi halindeki bir temizlik işçisiyle alay edilmesi doğru bir davranış biçimi olarak görülmesi çok enteresan bir durum değil mi sizce de?

Adalette; haklılık payı daha çok haksız kişiye verilmektedir.

Hırsıza verilen haklar mağdurun haklılığından daha fazladır.

Tıpkı bu söz gibi, “ tüm suç benim de, hırsızın hiç mi suçu yok?”

Hırsız evin herhangi bir odasındaysa ona dokunamazsınız, ta ki yatak odanıza girene kadar.

Hırsız da yatak odasında yakalanacak kadar salak değildir herhalde.

Eminim yasalara uygun hırsızlık yapıyorlardır!

Yargının verdiği kararlar çok açık ve net.

Artık bizimle alay edilirse, tahrik edilirsek kesinlikle boyun eğmek durumundayız.

Yoksa sonuç belli…

Oğlum bak git sözüyle yetinmek, ya da para cezasıyla yargıya boyun eğmek durumunda bırakılacağız.

Kemerini çıkartıp temizlik işçisinin üstüne yürüyen çocuk haklı bulunuyor.

Alay konusu olan kişi karşılık verince suçlu oluyor.

Bu durumda hakkın, hukukun, adaletin sağlandığı yere nasıl güven duyacak?   

Meclisin gündemine de düşen “oğlum bak git” sözü hiçte haksızca söylenmiş bir söz değildi… Bence temizlik işçisi kendince haklıydı. Umarım süpürgesi kendisine geri verilir.