BİR MUM YAK
Bir mum ışığının aydınlattığı kadarını görür gözler, yaktığın mumun göllesinde erir giderken, gözlerinle hala burnunun dibindekini görmezsin, uzaklara, taaaa uzaklara bakınır ,yarınları düşünür ve hayal ederek bugününü geçirirsin. Beklediğimiz yarınlar sadece bu günümüzü harcamamıza neden olmaktan, başka birşey değiller. Tıpkı kar tanelerini yakalamaya benzer, bembeyaz kar tanesi eline düştüğü anda su damlası olur , belki bir tanecik su damlası olmadan avcumda tutarım umuduyla, yılmazsınız fakat sonuç hep aynı değişmez.
Umut kırıntıları insana yaşama azmini veren tek ışık kaynağı değil mi? Hangimiz bir mum daha yakmadık ki yaşama giden tek bir kırıntı için… Hayatı yol olarak gördük ve hep buna inanadık yol bizi nereye götürürse dedik. Ne gariptir ki yola giden değil de, asıl yolları yapanın, kendinin olmuş olmasıymış.
Zamanla geçmek yerine, zamanı zamanında geçirmekmiş değerli kılanan, yani öyle bir mum yak ki dibini de görerek yaşayabilesin. Eşsiz guzelliklerin sahibi olduğunu hiç bir zamanda unutma tıpkı gittiğin yolun aslında sana ait olduğunu bilipte bilmiyormuş gibi
Bu içeriğe yorum yapan ilk siz olun!