KIRINTILAR
Gözlerimin önünden geçip gitti . Yılları mevsimlere, mevsimleri aylara, ayları haftalara, haftaları günlere bölerek geçirdik, yaşamımızın her karesini, asla unutamam dediğim anılarımı hatırlamakta zorluk çeker oldum.
İlk bahara merhabalarım oldu, gülüşümün arkasında saklı olan hüzünlerim. Bir kırıklarım birde kırıntılarım kaldı geçmişten bugüne, hani nasıl desem oturmuş bir kenara denizi seyretmeye benzer; Çoşkun , durgun, sakin, köpüklü ve bazen de asil duruşlarım oldu, bazen hayal kırıklıklarım bazen de hayallerini kırdıklarım oldu, ama ne olursa olsun saat hep döndü, zaman ben yorulsam da geçmeye devam etti.
Vaktimizi böldük zamana sığdırmak için, vaktimizle oynadık zaman geçsin diye.. Yani, Bir var olduk, bir yok olmak istedik ama ne vardık nede yoktuk…
Hep bir kenara çekildik veya hep bir yönümüz olsun diye uğraştık bazen saf değiştirdik.
Şimdi sallanan sandalyemde oturup kendi denizimi izleme şansım olabilseydi. Gözlerimi hiç ayırmazdım o mavilikten.
Koy ver denizin maviliğini, uzan uzana bildiğin kadar sana sunulan varlığın hissiyatına. Sarp ettiğin YILARINI kaybolduğunu sandığın sevgiyi, her yerde arayıp, vazgeçtiğinde, baş uçunda bulmaya benzer…
YANİ HARCADIĞIMIZ ZAMAN, ASLINDA TOPLANACAK KIRINTILARLA DOLU..
Bu içeriğe yorum yapan ilk siz olun!