MASUMİYETİ BİR TEK BEBEKLER TAŞIR
Masum değiliz hiç birimiz. Sezen aksu’nun güzel bir sözüyle başlamak istedim yazmaya.
Savunmasız kalmak masumiyeti giyinmektir beklide ama yeryüzünde savunmasız kalınca, kötüleşmeden masum kalmayı başaran kaç insan var ki?
Arayışlarımız artıkça isteklerimizde çoğalıyor.
Elde etmek içinde ezmeye ve can yakmaya başlıyoruz.
İnsanoğluna verdikçe ister aynından bir verin ikinciyi hatta üçüncüyü ister bu doyumsuzluğun nedenini bilmiyorum ancak insan obur, aç gözlüdür.
İnsan büyüdükçe masumiyetten uzaklaşır…
Masumiyet; ezik, büzük saf, hiçbir şeyi bilmiyor demek değildir aksine hem masum olup hem de başarılı, dimdik, çalışkan olabilmek önemlidir. Başarılı olurken can yakmamak, kötülük yapmamak, emelleri uğruna insanları kullanmamak masumiyetin adıdır.
Bazen hayat ve insan konusunda mantık yürüttüğümde içinden çıkılması tuhaf bir durum ortasında buluyorum kendimi. Hayatı yaşamak için türlü günahlar işliyoruz öyle ki en sevdiğimiz insanların bile canını yakıyoruz niçin, ölümlü bir hayat için!
Hayat ölümlüyse, insan ölüme mahkûmsa vurmanın, kırmanın, öldürmenin, savaşmanın ne anlamı var? Bizler neyin mücadelesini veriyoruz? Ölümlü bir dünyada neden bu kadar acı yaşanıyor, yaşatılıyor? Ölümlü bir dünyanın farkında olup neden mutlu olmak, mutlu etmek bu kadar imkânsız?
Biz insanlar birbirimizin haklarına ne kadar riayet ediyoruz?
Birbirimize ne kadar saygıda bulunuyoruz?
Büyük küçüğü ezer, zengin fakiri üzer düşüncesiyle yola çıkarsak hep güçlünün borusu öter gerçeğini bu dünyada kabul etmek durumundayız. Peki, ya öteki dünyada, yine güçlümü galip gelecek?
Bırakın hayat kavgasını aşk hayatında bile elde etme savaşı söz konusudur.
Kişi eğer olumlu yollarla, sevgiyle elde edemiyorsa, türlü oyunlar oynayarak entrikalarla elde etmenin yollarına başvurur.
Özverili olmak bir yere kadardır insanoğlu için…
İyi olduğumuz kadarda kötüyüz ancak kötülüğümüzü kabul etmeyecek da pişkiniz.
Bazı konular için dürüstüz diyebiliriz fakat hayatımızın geneli için dürüstlükten söz etmek hiç işimize gelmez çünkü işte o zaman dürüstsüzlük etmiş oluruz.
Kötülükle yıkanan ruhumuzu temizleyecek tek güzellik iyiliktir.
İyiliğin kapılarını araladığımızda kötülükten kaçar adımlarla uzaklaşırız.
Baktığımız, gördüğümüz, yaşadığımız her alanda sınırlarımızı bilirsek, iyilik ve kötülükte dozunda kalmış olur. Yaptığınız en büyük ukalalık yaptığınız iyilik olsun…
Hiç değiştirmediğiniz giysiniz masumiyetiniz, hiç vazgeçmediğiniz alışkanlığınız mutluluk, hiç yüreğinizden atmadığınız duygunuz sevginiz olsun…
Bir bebeğin masumiyetiyle kalmayı, bir bebeğin saflığında, güzelliğinde yaşamayı umut ediyorum.
Bu içeriğe yorum yapan ilk siz olun!