Başlıkla anlatılacaklar arasında uçurumların olduğu bir köşe yazısı olacak. Devletin giremediği yerlerden bahsedilirdi Eskiden! İstanbulun göbeğinde Hakimlerin bile tespit için içeriye alınmadığı, Kamu görevlilerinin içeri sokulmadığı, Gazetecilerin uzaklaştırıldığı bir yer; ALKENT 2000 “Hadımköy malikaneleri” Alkent aslında bir mahallenin nasıl da Derebeylik kurulup, Cumhuriyetleşerek ayrı bir yönetim olunduğunun apaçık Kötü örneği!

Şimdi size örneklerle açıklamalarla bazı sorularım olacak. Aynı zamanda bu sorularında kısa öz cevapları olacak!

Soru: Bir mahallede haraç kesen bir grup olsa, Kendilerine de makbuzlar bastırsalar! Sonrada yasalmış gibi bu paralar sürekli faiş yüksek miktarda aidat parası, su parası, elektirik parası, hava parası, adı altında makbuzlarla haraca boğsalar milleti. Sizce Devlet bu kişilere ne yapar?

Cevap: Savcılık olaya el koyar mahallede paraya toplayan organize kişilere çete kurmak suçundan işlem yapar. “ Yağma var, insanları hürriyetlerinden yoksun bırakma var, devlet malı yollara tecavüz var, su parası, elektirik parası, ayak bastı parası var.” Yani yok yok.....

Soru: Bir mahalle düşünün okul yeri diye ayrılan yere birileri kendi tasarruflarında bina yaparsa ne olur?

Cevap: Savcılık olaya el koyar buna gözyuman kamu görevlileride dahil herkes hakkında yasal işlem başlatır.

Soru: Bir mahalle düşünün İSKİ’nin suyunu birileri bizde tek sayaç var isteyene bizden başkası veremez derse ne olur?

Cevap: Savcılık olaya kamu adına işlem yapar. Su İSKİ tarafından verilir suyu satanlar ve satmaya devam edenler hakkında işlem yapılır. Örnek bahçesinde sondaj yapan kuyu suyu alanlara bile iski sayaç takıyor ya bu mahalleye?

Örnekler saymakla bitmez. Birileri Alkent mahallesinde kendi Cumhuriyetlerini kurmuşlar Aidatlar, Yağmalar, Özel güvenlikler, derken dokunulmazlıklarını ilan etmişler.
İşte bu yazıyı neden yazdın zaten haberlerinizde okuyoruz diyenler olacak. Neden mi? Tarihe bu notları işlemek için verdim bu örnekleri.
Yargıya tabiki cesur yürekli insanlar başvuruyor itirazlarını yapıyorlar. Gazeteci Dursun BORAN Abimiz önderliğinde Alkent’de yaşayan duyarlı bir grup sürekli yargıyı göreve davet ediyorlar. Kamu kurum ve kuruluşları hakkında yasal süreçleri başlatıyorlar.

Bu yazımı yazarken şunu düşündüm; Ülkemizin bir yerinde çıkıp bir takım sivri zekalılar emsal gösterip bu olayları Arazi talanlarına, Aidat talanlarına, Yol Gasplarına, Yönetim kurduk mahalle artık sitemizdir derseler! Devlet ne yapar?
Devleti, Kanunları, Yasaları, Anayasayı, Hiçe sayarak insanların huzurlu bir mahallede yaşamasına izin vermeyen PARA GÖZ bu kişiler hakkında acil olarak işlem yapmalı! Alkent Mahallesi Türkiye Cumhuriyeti Toprakları içinde Özerk bir yer mi?

“Üstünlerin Hukuku” Terimi Başbakanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN ile birlikte tarih de yerini aldı. Bu kelime insana o üstünler bu üstünler mi dedirtiyor... Saygılarımla