Meydanlar Karışır mı!

Demedi demeyin diye yazıyorum bu yazıyı. Bir tahmin yazısı olacak, kutuplaşmaya girilen son günlerde sanki şimdiden bir his büyük bir fırtına kopacağının sinyalini veriyor gibi. Umarım ülkemiz adına kötü günler kapıda olmaz.

Nasıl mı! Taksim meydanı 1 Mayısa hazırlanıyor olaylar çıkmasın diye. Fakat zaten belkide davranış bilimcilere göre bu olay bile tepki duyulur hale geliyor. Neymiş şehir kalabalığı çekemezmiş. Yaw Zeytinburnu, Kartal bu şehirde değilmi kısacası bahane bunlar. İnanın 1 Mayıs Taksim de kutlanacak dense kimse gitmez. Bizim halkımızda bir tepki gösterme alışkanlığı var sanırım Yasak denince bastırılmış hissediyoruz...

"birde yıllardır meydana gidenlerin çoğu patron" bunu da demeden geçe mi yiyeceğim bu da ayrı bir pazar :)

Haziran ayına kadar Mayıs ayının sıcaklığı, Elektrik kesintileri ve benzer darbe yönetimi tarzı olaylarda ayyuka çıkarsa o zaman milleti tutmak zor olur gibime geliyor. Birde yok, yok, yok denilip ertelenen ekonomik krizde patladı dolar uçuyor, esnaf kan ağlıyor...

Artık ekonomik değerlerde şöyle bizden olana iş ekmek var gerisine yok modunda devam ediyoruz.

Kimyamız gereği sıcaklarında başlaması işsizlik sayısının dehşet durumda olması sosyal bir ayaklanmayı , cinnet geçiren insanları kısacası bir başkaldırı olacağını düşünmekteyim. Saçmalama işsizlik yok herkes işte güçte fakir fukara yok diyende çıkacak.

Öyle tabiki esnaf kan ağlamıyor, işçiler paralarını anında alıyor, işler çok kimse başını kaşıyamıyor. Vatandaş hergün araba değiştiriyor, ev, yat kat, yani vatandaş parayı, yemeği, aşı nereye koyacağını bilmiyor.

Evet böyle kesimde çok işe gitmeden bankamatik memurlar bile var :) hak yememek lazım. Hatta danışmanlar var hiç danışılmayan :)

Aylar önce yapılan bir polis operasyonunda kutu, kutu paralar çıktı çıkan evlerde bu parayı polis koydu bizim değil dediler. Sonra geri aldılar işte güçlüysen alırsın kardeşim. Herkesi görevden alırsın, yargı, polis, asker, doktor...
Kutu, kutu pense ne güzel çocuk şarkısı acaba bu şarkımı insanları bilinçaltında etkiliyor.
Kutu, kutu pense paraları yerse, arkadaşım Osman kutuları gömse :)

Bazen de karşıt satılık gruplarda çıkar kısacası suçlamalar bitmez serüven devam eder.

Atı alan Üsküdar’ı geçer.... Minareyi çalan kılıfını uydurur...

Klişe sözleri olan bir milletiz. O değil bu olaylarda en çok yandaşlar feveran olur kraldan çok kral olur...

Bakınız Partilerin aday adaylık sürecinde gördüğümüz taklacılara, komedi filimin de bu kadar gülmüyoruz.

Neyse siyaset yapmayalım!

Dediğim gibi bu birilerini övme yazısı değil iki tarafı aynı değneğin çevir gazı yanmasın modu, kısacası meydanlar karışacak ve bundan nemalanan da olacak...

Şimdi sen ne yapacaksın diyen okurlarıma!

Ben Şiir yazıp, şarkı söyleyip, arada işlere haberlere dalıp geçip gideceğim.....

Bu arada bu yılda hiçbir siyasi partinin reklamını almamaya devam ediyoruz. #direngazeteci modunda devam ediyoruz!

Kısacası değneğin hiçbir yerinde durmuyoruz. Görüşümüz belli zaten Bayrak, Atatürk, Ne Mutlu Türküm Diyene... Sözlü banner reklamı baya sinirleri bozuyor. Biz buyuz gerisi hikâye Allah da yanımızda zeval vermiyor düşmanlar bir şekilde Allaha havale ettik yaşam savaşında keyiflice devam ediyoruz hayata...

Meydanlar karışacak mı? sorusuna cevabım ise evet hem de kötü olacak....

Gençliğe hitabeyi okudukça olacakları sezmemek elde değil  haydi hayırlı günler, aylar, senelere…