banner238

banner228

banner220

banner245

banner246

banner247

banner309
19 Mart 2024 Salı

Milli Yol Partisi Beylikdüzü Gümbür Gümbür Geliyor

Otizmde yararlı bakterilerden faydalanın

Otizmde, tedavinin yanı sıra en önemli önerilerden biri, yararlı bakteri yani probiyotik alımının artırılmasıdır. Rafine şekerden ise uzak durulmalıdır

23 Kasım 2017 Perşembe 02:51
Otizmde yararlı bakterilerden faydalanın
banner266
Otizmde yararlı bakterilerden faydalanın

Otizmde, tedavinin yanı sıra en önemli önerilerden biri, yararlı bakteri yani probiyotik alımının artırılmasıdır. Rafine şekerden ise uzak durulmalıdır

Otizm önü alınamayan salgın bir hastalık gibi hızla yayılıyor. Amerika'da yayınlanan Ulusal Sağlık İstatistik Raporu'na göre 2007'de her 86 kişiden biri otizm hastasıydı; oran 2012 yılında her 50 kişiden biri haline geldi. Amerika'da yapılan son araştırmalar ise her 38 kişiden birinde otizm sorunu olduğunu gösteriyor. Dünyada her 68 çocuktan biri otizmli olarak doğuyor. Dünyada her geçen yıl artan otizm vakalarına dikkat çekmek ve bu konuda kamuoyu duyarlılığını artırmak amacıyla geçtiğimiz hafta Synevo Laboratuvarları tarafından Uluslararası İmmunoloji, Otizm ve Kanser konferansı düzenlendi. Konferansın tüm geliri Otizm Dernekleri Federasyonu'na bağışlandı. Synevo Laboratuvarları Medikal Direktörü ve Klinik Biyokimya Uzmanı Dr. Semra Tamer Levent, otizm ile ilgili sorularımızı yanıtladı…

SORUN VÜCUTTA KALAN METALLER

 Otizmin nedenlerinden biri de metal alımı. Bunu nasıl önleyebiliriz? Bu, daha hamile kalmadan önce kadının dikkat etmesi gereken bir süreç mi?
Otizmden, ağır metallerin fazla alımından çok yeterince atılamaması sorumlu tutulabilir. Otizmli çocuklarda toksinlerin vücuttan atılımı ile ilgili genlerde yetersiz fonksiyon söz konusudur. Aynı genetik altyapıya sahip annelerin de, yıllar içerisinde çevreden aldığından daha azını atması söz konusu olabilir ve bunun sonucunda annede ağır metal yükü normalden yüksek olur. Yaşıyla orantılı olarak bu durum daha da ciddi bir hal alabilir. Annedeki toksik yükün yaklaşık yüzde 60'ının anne karnındaki bebeğe aktarıldığı tahmin edilir. Sonuç olarak, genetik alt yapısı toksin temizleme konusunda yeterince fonksiyon görmeyenlerin gebelik öncesinde bu durumu saptayıp bu risklerini azaltacak bir detoks yapmalarında yarar vardır. Bunu yapmak elbette ki bu riski yok etmez ancak azaltacağı kesindir.

 Temiz bir çevrede, teknolojiden ve stresten uzak ve sağlıklı beslenerek bir hamilelik dönemi geçirirsek, otistik çocuklar dünyaya gelmez mi?
Araştırmalar, çevresel faktörler ile genetik faktörlerin eşit oranlarda etkilediğini göstermiştir. Her iki faktör de aslında sağlıklı yaşam koşulları ve doğru beslenme ile değiştirilebilme özelliğindedir.

 Otistiklerin bağırsak floralarının daha farklı olduğu söyleniyor. Bunun sebebi nedir?
Bağırsaktaki faydalı mikrop dengesi bozulmakta, bunun yerine hastalık yapan bakteri, mantar ve parazitler üremektedir. Zehirleyici etkisi olan maddeler ve aşırı üreyen, hastalık yapan mikrorganizmalardan çıkan atıklar, sindirim sisteminde yaygın bir iltihaba yol açar. Bağırsak hücrelerinin geçirgenliği artarak normalde kana geçmeyen zehirleyici etkisi olan maddeler, kana geçer. Normalde beyin koruma altında olan bir organdır ancak bu duruma ek olarak eğer kan-beyin bariyerinde de bir fonksiyon bozukluğu varsa, bu maddeler beyne de ulaşabilir. Diğer taraftan bağırsak hücrelerinin geçirgenliği ve çalışma düzeni bozulduğundan dokulara taşınmaları, taşıyıcı proteinlere bağlı olan vitamin, mineral ve diğer besin maddeleri yeteri kadar kana geçemez. Bunun sonucunda çok sayıda vitamin, mineral ve diğer besin maddelerinin eksikliği gelişir. Yağların sindiriminin azalması; yağ ve yağda eriyen vitamin ve besin maddelerinin (A, D, E, K vitaminleri, likopen) kana geçmesini azaltır. Sonuçta bunlarla ilgili her türlü yetersizlik belirtileri ortaya çıkabilir.
BAĞIRSAKLAR İKİNCİ BEYNİMİZ

 Otizm ile bağırsak yani ikinci beynimiz arasında nasıl bir ilişki var?
Sinir ileticilerinin (nörotransmitterlerin) yaklaşık yüzde 20'si beyinde, geriye kalan yüzde 80'i ise bağırsaklarda üretilir. Yani bağırsaklarımız için söylenen 'ikinci beyin' terimi çok yerinde kullanılıyor.

 Otizm gibi pek çok sorunun altında aşırı geçirgen bağırsak sendromu olduğu iddiası da var. Bu, kanıtlanmış bir bilgi mi? Nedir gerçeklik oranı?
Bilimsel araştırmalarda otizmli çocuklarda aşırı geçirgen bağırsağa rastlanma oranı yüzde 85'in üzerindedir. Genlerdeki sorunlar, bağırsak sorunları, sindirim enzimlerindeki yetersizlikler, vitamin ve mineral alımlarındaki eksiklikler, metabolik değişiklikler, toksin atılımının bozulması, kan-beyin bariyerinin bozulması, beyinde enflamasyon gelişmesi ve nihayetinde otizm bulgularının gözlenmesi; bunlar domino taşlarının ardı sıra devrilmesi gibi gözlenen özelliklerdir.

 Yararlı bakterilerden yararlanılarak otizmin önüne geçilebilir mi?
Otizm tek bir faktörden oluşmadığı gibi, tedavide de tek bir ürünün yeterli olması söz konusu değildir. Ancak yararlı/ zararlı oranı sağlık açısından korunması gereken bir özelliktir. Bağırsağın sağlıklı çalışması ile bu oranın doğrudan ilişkisi vardır. Sadece bu nedenle bile otizmli çocuklarda yararlı bakterilerden (probiyotiklerden) zengin besinler kullanmak doğru bir yaklaşım olacaktır. Biyomedikal tedavi önerilerinde en başta gelen tavsiyelerden biri de yararlı bakteri alımının artırılmasıdır. Bununla birlikte zararlıları besleyen rafine şeker içeren ürünlerin alınmaması da dikkat edilmesi gereken bir diğer husustur.
BAĞIRSAKTAKİ BOZUKLUK BAĞIŞIKLIĞI ETKİLİYOR
Otizm Medikal Enstitü Başkanı Dr. Necip Cem Kınacı
Altı kıtadan, 68 ülkeden 10 binin üzerindeki hasta üzerinde yapılan araştırma verilerini konferansta paylaşan Otizm Medikal Enstitü Başkanı Dr. N. Cem Kınacı, bütün hastalıkların bağırsaklarda başladığını ve domino etkisiyle diğer problemlerin ortaya çıktığını ifade etti.
Kınacı, otizmin de genetik bir alt yapıdan geldiğini ifade ederek şunları söyledi: "Genetik alt yapı bağırsak geçirgenliğini bozuyor. Bağırsak geçirgenliğinin bozulması, birtakım enzimlerin üretimlerini, hormonların yapımını bozuyor. Yetersizlikler oluşuyor, metebolik faaliyetler bozuluyor, bunun neticesinde ağır metaller birikiyor, kan-beyin bariyeri bozuluyor. İstemediğimiz toksit ürünlerin beyne ulaşması sonucunda beyinde bir enflamasyon oluşuyor ve bu da otizme neden oluyor. Otizim zincirin son halkası. Otizme gelene kadar çocuklar pek çok problemi yaşıyor. Otizm, bağışıklık sisteminin düşük olmasından da kaynaklanıyor. Bağışıklık sisteminin yüzde 80'i bağırsaktan geçiyor. Bağırsak sistemindeki bozukluk bağışıklık sisteminin düşüklüğüne neden olur. Aslında birbirinden çok farklı görünmelerine rağmen otizmin ana sebepleri budur."

RAKAMLARLA OTİZM
 Amerika Birleşik Devletleri sağlık örgütlerinin verilerine göre, 1980'li yıllarda her 10 bin çocuktan birinde otizm tablosu görülürken bu oran 2015 yılı itibarıyla her 68 çocuğun birinde görülmesi sonucuna ulaşmıştır.
 Ülkemizde de bu oranın benzer düzeyde olduğunu söyleyebiliriz

Tabela - Neon Tabela - Beylikdüzü Tabela - Beylikdüzü Neon - Beylikdüzü Led - Beylikdüzü - Beylikdüzü Reklam - Beylikdüzü Matbaa -
BEYLİKDÜZÜ TABELA NEON

Bu habere yorum yapan ilk siz olun!

  • Ad Soyad:

  • Yorum:

  •  

    @name x

  • UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
    HAVA DURUMU
    Görüntülemek istediğiniz ili seçiniz:
    banner230
    EN ÇOK YORUMLANANLAR
    BUGÜN
    BU HAFTA
    BU AY
    ARŞİV